Deri Çatlakları
Bedenlerimiz; yaşamımız boyunca geçirdiğimiz değişimleri, dönemleri üzerinde taşır. Yara izleri, sivilce izleri, kedi tırmıkları… Bu uzun listede erkenden tanıştığımız izler içine bedenimizdeki çatlaklar dahildir. "Stria" olarak da tanımlanan deri çatlakları, pek çok bedenin deneyimlediği bir durumdur. Beden sağlığımızı etkilemez, bir değişimin sonucudur, normaldir, bizimledir ve güzeldir. Bu yazımızda çatlakları masaya yatırıyoruz, çünkü bedenimizi sevmemizin biricik yolu onu tanımak ve anlamaktan geçiyor.
Deri çatlakları aslında nedir?
Deri çatlakları cildin ani gerilmesi sonucu oluşur. Çatlakları daha iyi anlamamız aslında derimizin yapısını bilmemize bağlıdır. Deri; yukarıdan aşağı doğru epidermis, dermis ve hipodermis katmanlarından meydana gelir. Orta tabaka olan dermiste bulunan elastin ve kolajen lifleri derinin elastik yapısından ve görünüşünden sorumludur. Derideki hızlı gerilmeler ve küçülmeler elastin ve kolajen bağlarının zayıflamasına, böylece cilt üzerinde gözle görülür bozulmalara sebep olur.
Çatlaklar oluşmaya başladığında ilk olarak ten renginden daha koyu, morumsu bir renge sahip olurlar. Zamanla koyu renk ten renginden daha açık bir renge döner. Genellikle renksiz, hafif çökük (basık), yara benzeri çizgilerdir. Son halinin açık rengi sebebiyle “beyaz çatlak” olarak da adlandırılır.
Çatlakların oluşma sebepleri nelerdir?
Derimizde kendine has oluşan bu görünümün farklı birçok sebebi bulunuyor. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
- Hamilelik
- Genetik yatkınlık
- Ani kilo alma veya ani kilo kaybetme
- Kasların hızla büyüdüğü spor ve aktivitelerle uğraşma
- Ergenlik döneminde yaşanan büyüme atakları
- Cushing sendromu veya Marfan sendromu
- Uzun süre kortizon kullanımı
Ayrıca hamile kişilerin %50 ila %90'ının vücudunda çatlaklar oluştuğu, obezite problemi yaşayan kişilerde çatlak görülme olasılığının %40'lara ulaştığı bilinmektedir.
Cilt çatlakları vücudun hangi bölgelerinde oluşur?
Çatlaklar vücutta bir veya birden çok bölgede meydana gelebilir. Özellikle hamilelik gibi bedenin birçok bölgesinin gerilmeye başladığı süreçlerde eş zamanlı olarak memelerde, karında, iç bacak ve popoda çatlaklar oluşabilir. Çatlak oluşumu belli bölgelerle sınırlı değildir, derimizin gerildiği her bölgede çatlak oluşma imkanı vardır fakat bazı bölgelerde daha yaygın oluştuğu görülmüştür. Çatlakların yaygın olarak görüldüğü bölgeler arasında karın bölgesi, uyluklar, kalçalar, memeler, üst kollar, alt sırt ve bel çevresi bulunur.
Cildimizdeki çatlak görünümünün tedavisi var mıdır?
Çatlak görünümü herhangi bir sağlık sorunu oluşturmaz, bu yüzden endişelenmene hiç gerek yok. Ancak çatlaklar cildinin geniş bir alanını kaplıyorsa veya tedavi seçeneklerini keşfetmek istiyorsan önce sağlık uzmanı ile görüşmen iyi bir fikirdir.
Genel olarak, çatlak görünümünü tedavi etmek zordur. Tedavi, çatlakların görünümünü iyileştirir, ancak tamamen ortadan kaldırmayabilir. Çatlakları ilk ortaya çıktıklarında ele almak en iyi sonuçları verir. Daha eski, derin çatlakların tedavisi daha zor olabilir.
Doktora görünmeden önce tedavi seçenekleri hakkında bilgi edinmek istersen okumaya devam et.
Çatlak Tedavisi
Lazer, Cilt Yenileme
Sağlık uzmanları tarafından yapılan bu işlemle ciltteki çatlaklara binlerce küçük ama derin tedavi sütununa bölünmüş lazer ışını yollanır. Böylece deri katmanları harekete geçirilir ve pürüzsüz bir cilt oluşturmak için kolajen liflerinin büyümesi sağlanır. Bu yöntem ile ciltteki çatlak görünümü yaklaşık bir yıl içinde kaybolabilir. Lazer yöntemini tercih etmeden önce yan etkilerini öğrenmek oldukça önemlidir. Bu yöntem, uygulanan alanlarda küçük beyaz yumrular oluşmasına, bu alanların şişmesine sebep olabilir.
Dermabrazyon
Bir ameliyat türü olan dermabrazyon ile çatlaklar kazınır. İşlemle birlikte çatlakların beyaz görünümü nötrlenir. İşlem uygulanan alanların iyileşmesi en az iki haftayı bulabilir. İşlemin sonucu ise en az bir ay sonra daha net ortaya çıkar. Yan etkileri lazerli işlem ile benzerdir.
Mikro İğneleme
Mikro iğneleme yönteminin amacı lazerle uygulanan tedavi ile çok benzerdir. Sağlık uzmanı tarafından çatlakların olduğu bölgeye ince iğne ile yapılan dürtmelerle cildin katmanlarında yeni kolajen ve elastin liflerinin büyümesi amaçlanır. Alanın tamamen iyileşmesi altı ay veya daha uzun sürebilir. Yan etkiler arasında tahriş, renk değişikliği, şişme ve ciltte pul pul dökülmeler oluşabilir.
Retinol
Bazı yüz bakım kremlerinin bileşenlerinden tanıdığımız retinol; ciltteki kırışıklıkları, cilt dokusunu ve cildin hidrasyon seviyesini iyileştirme kabiliyetine sahiptir. Gözle görülür bir fark için en az altı aylık düzenli kullanım gerektiren bu cilt bakım yönteminin yan etkileri arasında kuru cilt, tahriş ve ışık hassasiyeti yer alır. (Yaz aylarında kullanılması önerilmez!)
Çatlak görünümü nasıl önlenir?
Ciltteki çatlak görünümünü kesinlikle önleyecek bir çözüm maalesef bulunmuyor. Fakat bedenimizi önemsemek, ona ihtiyacı olan bakımı, nemi sağlamak ve sağlıklı beslenmek daha pürüzsüz, esnek bir cilt görünümüne sahip olmamızı sağlayabilir.
Düzenli ve bedeninin ihtiyacı olan suyu içmek cildin yumuşak kalmasına yardımcı olur, böylece çatlak oluşma olasılığı azalır.
Kahve, çay gibi kafein içeren gıdaları sınırlı tüketmek veya hiç tüketmemek de çatlaksız cilt görünümü için olumlu bir tercihtir.
Vücudumuza aldığımız gıdalarla bedeniminizi inşa ederiz. Esnek ve canlı bir cilt için çinko açısından zengin gıdaları ve A, C, D vitaminlerini düzenli tüketmek, düzenli protein alımını sağlamak oldukça önemlidir.
Gıdaların yanı sıra düzenli egzersiz yapmak kan dolaşımını artırır ve vücudun kolajen üretmesine yardımcı olur. Artan dolaşım ve kolajen, cildin güçlü ve esnek kalmasını sağlar.
Derimiz bütün vücudumuzu kaplayan en büyük organımız. Unutma ki dış dünya ile temas eden bu organın üzerinde çizikler, çatlaklar ve yaralar olmasından daha doğal hiçbir şey yok. Bedenin olduğu gibi muhteşem, sana özgü ve biricik. Her halinle şahanesin!
>>Atıksız regle hemen geçmek için regl külotlarımızı buraya tıklayarak inceleyebilirsin.
