Afet Durumlarında Regl Yönetimi
Afet, büyük ölçüde insanların kontrolü dışında gerçekleşen ve gerçekleştiği bölgede yaşamın olağan akışını durduran, yıkıma uğratan olaylar bütününe verilen addır.
Afet durumlarında, arama kurtarma çalışmalarıyla eş zamanlı bir şekilde, hayatta kalan insanların yaşamlarını sürdürebilecekleri güvenli ortamı hazırlamak büyük önem taşıyor. Temel ihtiyaçların karşılanmasının ilk hedef olduğu bu durumlarda ihtiyaçları belirlemek ve güvenli ortamı hazırlamak hakkında biraz konuşmak istiyoruz. Çünkü afet ve acil durumlarda toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemsenmediğini görüyoruz.
Özellikle regl döneminin yönetilme zorluğu cinsiyet eşitliğinin sağlanamadığı ortamda katbekat artıyor. Bu konuda 3 ana başlık bizleri karşılıyor; menstrüel ürünlere erişimin kısıtlanması veya ulaşılamaması, temiz suyun olmamasıyla birlikte tuvaletlerin ve kanalizasyon sisteminin yetersizliği, kişisel mahremiyetin sağlanamaması.
Menstrüel Ürünlere Erişim
İlk olarak; afet bölgelerine gönderilecek menstrüel ürünlerin kurulan yaşam alanında kullanılabilirliği düşünülmeli. Örneğin; temiz suya erişimin kısıtlı olduğu durumlarda yıkama ve temizleme gerektiren menstrüel ürünler temizlenme şartları yerine getirilmediğinde sağlığa zararlı hale gelebilir. Fiziki ortamla birlikte afetten etkilenen kadınların ve kız çocuklarının tercih ettikleri ürünlerin seçilmesi de hassas bir konu. Burada vajina içine konumlanan (tampon, regl kabı vb.) ve konumlanmayan (ped, regl külodu vb.) menstrüel ürünler ayrımı yapmak önemli.
Bölgede regl olan kişilerin menstrüel ürünlere erişiminin kısıtlanması ise erişilebilen ürünlerin tavsiye edilen kullanım sürelerinden çok daha uzun süre kullanılmasına yol açıyor. Kullanım süresi aşılan menstrüel ürünler; idrar yolu enfeksiyonu, toksik şok sendromu gibi sağlık sorunlarına sebep olabilirler. Fiziksel sağlık sorunlarıyla birlikte yaşam şartlarının daha da zorlaşması mental sağlık sorunlarını ortaya çıkarabilmektedir.
Menstrüel ürünlere erişimin olmadığı durumlarda regl kanının yönetilmesinde bez parçaları büyük bir yere sahip. İlk kullanımda temiz olduğu varsayılan bez parçaları suya erişim kısıtlı olduğunda ikinci kullanım için ya yeterince temizlenemiyor ya da atılması gerekiyor. Her iki seçenek de kendi içinde büyük problemler taşıyor.
Temiz Suya Erişim ve Tuvalet Koşulları, Sanitasyon
Afet bölgelerinde; temiz suya erişim iki kola ayrılıyor: temizlik ihtiyaçlarını karşılayabilecek derecede temiz olması ve içilebilir olması. Su sorununun yanında kanalizasyon yönetimi, dışkı bertarafı, kirli suların yaşam alanlarından uzaklaştırılması ve toplum sağlığını etkileyebilecek ellerin sabun ile yıkanması gibi kişisel hijyen konularının bütünü sanitasyon kavramının içine dahil edilir. Afet bölgelerinde hızlı bir şekilde organize edilmesi gereken konuların başında gelir sanitasyon.
Regl döneminde beden temizliği için temiz suya ihtiyaç artar. Kanalizasyon sisteminin yetersiz olmasıyla idrar ile birlikte vücuttan atılan kanın veya menstrüel ürün atıklarının barınma alanında görünür olması regl döneminde olan bireyin utanç duygusunu tetikleyebilir.
Ayrıca ortak kullanılan tuvaletlerin hijyen sorunu çeşitli salgın hastalık durumlarına, idrar yolu enfeksiyonuna ve üreme organlarında çeşitli hastalıklara sebep olabilir.
Temiz suyun yetersiz olduğu ve kirli suların görünür olduğu alanlarda eşya ve kıyafetlerine regl kanı bulaşan kişiler yıkamaktan çekinebilir, bu konuda baskı ve dışlanma hissedebilirler.
Tuvalet alanlarının güvenilir olmaması sebebiyle kız çocuklarının ve kadınların bu alanları kullanmaktan çekinmeleri ise bir başka sorun olarak karşımıza çıkar.
Mahremiyet Alanı
Regl döneminde mahremiyet alanı eksikliği, menstrüel ürün değiştirmek için yalnız kalamama, tanınmayan veya yakın hissedilmeyen kişilerle aynı alanı paylaşma, tuvalet bölgesinin yaşam alanından uzak olması ve tuvalet güvenliğinin (kapıların kapanmaması, dışarıdan gözlenebilir olması, tehdit içeren kişilerin bulunması vb.) yetersiz kalması gibi konuları kapsar.
Mahremiyet alanının oluşturulamaması özellikle regl dönemini yeni deneyimlemeye başlayan kız çocuklarının duydukları güvensizliği artırarak bedenlerinden uzaklaştırabilir. Regl dönemlerinin tedirginlik, korku ve rahatsızlıkla geçirilmesi onun kötü ve hastalıklı bir şey olduğu algısını oluşturarak kişinin hayatı boyunca taşıyacağı olumsuz düşüncelere sebep olabilir.
Mahremiyet alanlarının inşa edilmesi bu nedenlerden dolayı oldukça önem taşır.
Cinsiyet Eşitsizliği ve Toplumsal Şiddet
Afet durumlarında oluşturulan barınma alanlarında yeterli güvenlik sağlanamadığı takdirde kadınlar ve çocuklar tehdit altında olabilirler. Bu durumlarda toplumsal şiddetin, taciz ve tecavüz olaylarının arttığı gözlenmektedir.
Genellikle ataerkil düşünce yapısının hakim olduğu bu alanlarda zaten afetzede olan kadınlar bir de yemek yapımı, barınma alanı temizliği, çocuk bakımı gibi görevler üstlenmek zorunda kalır. Kişisel bakımda önceliğinin olmaması, hayati tehlikesinin devam etmesi gibi sorunlarla başa çıkmaya çalışır. Bu baskılanma ve ötelenme regl dönemlerini saklamaya ve gizlemeye sevk eder. Menstrüel ürün ihtiyacını dile getirememe sorunları, karşı cinsten kişilerden talep etmede çekinme gibi problemler yaşanabilir.
Çözüm Yolları
- Gözlenen bu durumları önlemek için öncelikle barınma alanlarının güvenliği sağlanmalı.
- Afet bölgesine gönderilen görevlilerin cinsiyet dağılımlarında afetten etkilenen kadın ve çocukların ruhsal durumları gözetilmeli. Kendilerine yakın gördükleri kişilere ihtiyaçlarını daha rahat söyleyebilen bu grup için gerekirse özel ekipler oluşturulmalı.
- Temel ihtiyaç olarak kabul gören menstrüel ürünlerin yardım paketlerine dahil edilmesi geciktirilmemeli, ihtiyaç listelerine cinsiyet körü yaklaşılmamalı.
- Afet bölgesindeki her grubun ihtiyaçları gözetilerek hızlı organize olunmalı.
- Sanitasyon çalışmaları hızlı ve uzun ömürlü olacak şekilde yapılmalı.
- Barınma alanlarında tek kullanımlık ürünlerin kullanımı ilk zamanlar önemli olsa da atık yönetiminin zorlaşacağı düşünülerek sürdürülebilir ürünlerin kullanılabilmesi için gerekli altyapı sistemleri kurulmalı.
Başımıza gelen felaketin boyutları çok büyük; kayıplar, açılan yaralar, çaresizlik kavrayışımızın ötesine geçiyor. Afet bölgesinde yaşamanın zorluklarını anlatmaya kelimelerimiz yetmiyor ama göstermek, fark ettirmek ve konuşmak istiyoruz. Bir marka olarak toplumsal sorumluluğumuzu tanıyoruz. Dayanışma sayfamızı buradan ziyaret edebilirsin.
Hepimize geçmiş olsun.